Bir Sahil Kıyısında…
Çok sıkıldım; insanların anlattıkları gibi olmamasından, ne istediklerini bilmemelerinden, nankör olmalarından, sözlerinde durmamalarından, en çok menfaatlerini düşünmelerinden, empati yapmamalarından, karşı tarafı dinlemeye çalışmadan kendilerini anlatmalarından, istedikleri olmayınca çirkinleşmelerinden….
Kendime yeni bir sayfa açtığımdan beri, onlarca kadın onlarca erkekle oturup sohbet etme, yakından tanıma fırsatım oldu. Ama farklı insanları tanıdıkça yalnız olma isteğim devasa boyutta artış gösterdi. İyiliğine, inandığım, bir şeyler paylaşmaktan keyif aldığım insanlar da çok oldu evet ama ben bu noktada bardağın boş tarafını eleştiriyorum zaten.
Yaklaşık üç aylık süreçte o kadar çok şey öğrendim ki hayata dair. Çok fazla şeyi sorgulama fırsatım oldu, birbirinden değerli insanların konuşmalarını dinledim, bir yakadan bir yakaya hiç bilmediğim yerlere gittim, bir sabah kalktığımda yurdu su bastı, birdenbire odamdaki parkeler yüzmeye başladı, serumluk oldum tek başıma sürüne sürüne hastaneye gittim, tahammül etmek istemediğim insanlara sabır göstermek zorunda kaldım, kısa süredir tanıdığım birilerine güvendim… Her olayda, her duygu durumumda bir tecrübe edindim, bakış açımı değiştirdim.. Aklınıza gelebilecek her türlü şeyi yalnız yapıyorum. Bol bol düşünüyorum. Eksikliklerimi tamamlamaya çalışıyorum. Konfor alanımdan çıkıp yapmaktan korktuğum şeylerin peşine düşüyorum. Hemen hemen her gün yeni bir yer görüp, yeni bir cümle duyup, yeni bir insanla tanışıyorum. Bunların hepsi çok güzel şeyler evet ama her şeye yetişmeye çalışırken yıprattım da kendimi.
Bir sahil kıyısında şezlonguma uzanmış, ay ışığı ve dalga sesi eşliğinde kitaplarımı okuyarak, uykum gelince kumların üzerinde çıplak ayaklarımla yürüdükten sonra teknemde beşik gibi sallana sallana, fonda en sevdiğim şarkılarla uzaklara açılmak istiyorum. Hiçbir gürültü, uğultu olmadan, hesap kitap yapmadan, yetişme telaşı olmadan, hiç kimsenin zarar veremeyeceği o konumda hayatımın sonuna kadar kalmak istiyorum.