Babam
Babam, bu hayatta tanıdığım en vicdanlı en güzel karaktere sahip, en mükemmel şeyleri hak eden adam. Babamla bu yaşıma kadar çok birlikte zaman geçiremedik, o hep çalıştı, çok çalıştı, çok şey başarmak istedi, sınırlarını zorladı, bize ve kendine pek vakit ayıramadı. Gücümü, pes etmeyen, sınırlarımı dibine kadar zorlayan yanımı babamdan almışım. Sadece bu değil tabii ki, insanlara çok değer veren yanımı, herkesi kendim gibi sanmamı, merhametli tarafımı ve daha onlarca güzel özelliğimi babamdan aldım. Kızlar ilk babalarına aşık olurmuş. Babam benim için ilk aşkımdan öte arkadaşım, çocuğum, küstüğüm.. En önemlisi hayallerimin de başrol oyuncusu.Amerika'ya gideceğim için babamı İstanbul'a çağırdım 4 günlüğüne güzel bir gezi planı yaptım. O süreçte çalışmasını sekteye uğratmamak için gelmek istemeyip bana biraz zorluk çıkarsa da birlikte İzmir'den yola çıktık otobüs ile, en ön iki koltuğu almıştım, ara ara uyuyarak, ara ara yolu izleyerek hiç konuşmadan İstanbul'a vardık. Alibeyköy'de Zehra ile buluştuk, yurda gidip eşyalarımızı bıraktık. İlk gün planıma Zehra Furkan ve Cem de dahildi. Üçü de birbirinden pırıl pırıl iyi insanlar. Furkan'la daha mart ayında tanışmıştık ama bu kadar harika bir insan pek görmedim. Cem de senelerdir tanıdığım babamın da tanıdığı güzel kalpli yardımsever bir insan. Cem bizi aldı ve hep beraber Çengelköy'e kahvaltı yapmaya gittik.… Devamını oku